Dinamik NFT pazarı geniş bir geleceğe sahip, Sui ekosistemi yeni bir sıcak nokta haline geliyor
Son iki yılda, NFT pazarı gürültüden kışa bir geçiş yaşadı ve birçok tanınmış projenin fiyatı sürekli düştü. Bunun nedenine bakıldığında, PFP ağırlıklı statik NFT'lerin büyüme darboğazına girdiği ve pazarın yeni bir anlatı gerektirdiği görülüyor. Bu bağlamda, dinamik NFT'ler giderek pazarın yeni odak noktası haline geliyor.
Dinamik NFT'ler, temel altyapıdan daha yüksek talepler ortaya koymaktadır ve yeni ortaya çıkan Sui blok zinciri, gelişimleri için güçlü bir destek sunmaktadır. Sui, akıllı sözleşmeleri gerçekleştirmek için Move sanal makinesi ve Move programlama dilini kullanarak, yaratıcıların dinamik NFT'ler geliştirme engelini önemli ölçüde azaltmakta ve bu sayede daha fazla yenilikçi uygulama ve deneyim açmaktadır. Geliştiriciler, NFT'lerin dinamik olarak güncellenmesini, paketlenmesini ve gruplandırılmasını gerçekleştirebilir ve NFT davranışlarındaki değişikliklere göre anlık zincir üstü geri bildirim üretebilir.
Statik NFT'lere benzer şekilde, dinamik NFT'ler de başlangıçta likidite eksikliği sorunu ile karşı karşıyadır. Bu sorunu çözmek için bazı projeler, Sui ekosistemindeki NFT'ler için likidite çözümleri sunmaya odaklanmaya başladı. Bu çözümler, NFT AMM protokolleri, NFT kredi verme, NFT parçalama, NFT taksitli ödeme ve NFT/Token ihraç platformları gibi birçok alanı kapsamaktadır.
Sui ekosisteminde birinci sınıf bir tek duraklı genişletilebilir dinamik NFT likidite uygulama protokolü olarak, bazı projeler kripto pazarındaki yenilikçi yönleri sürekli keşfetmeye ve yönlendirmeye kendini adamıştır. Bu platformlar aracılığıyla, kullanıcılar ve geliştiriciler dinamik NFT'nin büyük potansiyelini birlikte keşfedebilir ve bundan fayda sağlayabilir.
NFT2.0: Dinamik NFT'ler Pazarın Yeni Trendi Oluyor
2023'teki NFT piyasası, birçok tanınmış projenin taban fiyatlarının düşmeye devam etmesi ve genel ticaret duyarlılığının durgun olmasıyla derin bir ayı piyasasına düşmüş gibi görünüyor. Bitcoin Ordinals yazısı Mart ayında kısa bir süreliğine dikkat çekse de, piyasadaki gerilemeyi tamamen değiştiremedi.
Bu durumun temel nedeni, NFT'lerin yeni bir anlatı mantığından yoksun olmasıdır. Birinci aşama (2021-2023) boyunca çeşitli JPEG veya PFP projeleri çılgın bir spekülasyonun ardından, değerleri yavaş yavaş mantığa geri dönmüştür. Tüketiciler, pratik bir değeri olmayan NFT'ler için yüksek fiyatlar ödemeye istekli değillerdir. Bu nedenle, NFT'lerin ikinci aşamada büyüme sağlaması için pratik değerlerini artırması gerekmektedir; örneğin, NFT'leri bilet, üyelik, kimlik, oyun öğesi veya yatırım aracı olarak kullanmak gibi. Açıkça, birinci aşamanın statik NFT'leri bu ihtiyaçları karşılayamaz hale gelmiştir ve yeni ortaya çıkan dinamik NFT'ler piyasada yeni bir odak haline gelmiştir.
Dinamik NFT (Dynamic NFT, kısaca dNFT), statik NFT'ye göre tanımlanır. Statik NFT bir kez mint edildiğinde değiştirilemez, meta verileri (temel özellikleri) kodlanırken sabitlenir ve kalıcı olarak değişmez. Bu özellik, video, resim, GIF, 3D modeller gibi dijital sanat eserleri için geçerlidir. Şu anda, statik NFT'ler esas olarak sanat, müzik, fotoğrafçılık, spor gibi alanlarda kullanılmaktadır.
Ancak, statik NFT'ler sabit meta verileri nedeniyle dinamik olarak yükseltilemez ve belirli sınırlamalara sahiptir. Sürekli güncellenmesi gereken gerçek dünya varlıklarının tokenleştirilmesi veya video oyunları gibi uygulama alanları için, statik NFT'ler ihtiyaçları karşılamakta zorlanır. Dinamik NFT'ler ise bu sorunu iyi bir şekilde çözebilir.
Dinamik NFT'ler dış koşullara göre değişebilir, akıllı sözleşmeler, meta verilerinin güncellenmesini tetikler. Meta verilerin değiştirilmesinin yanı sıra, dinamik NFT'ler belirli koşullara dayalı olarak basım yapma veya kullanıcı etkileşimi ile "gizli özellikleri" tetikleme gibi diğer dinamik unsurları da gerçekleştirebilir.
Dinamik NFT'lerin uygulama alanları geniştir, bunlar arasında:
Zincir üstü NFT pasaportu: ikamet yeri, medeni durum ve iletişim bilgileri gibi dijital kimlik bilgilerini otomatik olarak güncelleyebilir.
Oyun: Oyuncuların NFT'leri, oyun başarı verilerine göre anlık olarak güncellenebilir; oyun geliştiricileri buna göre NFT'leri yükseltebilir veya gruplandırabilir, oyun deneyimini artırabilir. Ayrıca açık uçlu oyun sonları da gerçekleştirilebilir.
Sanal Gayrimenkul: Dinamik NFT, gayrimenkul fiyatı, süre ve mülkiyet gibi değişim faktörlerini anlık olarak yansıtabilir ve belirli bilgileri güncelleme esnekliğine sahiptir.
Marka Dinamik Pazarlama: Dinamik NFT'leri kullanarak, zincir içi ve zincir dışı veri kaynaklarıyla bir araya getirerek markalar için fayda maksimize eden pazarlama planları tasarlamak, ticari bağlantıları genişletmek ve ürün değerini artırmak.
Statik NFT'lere kıyasla, dinamik NFT'ler daha akıllıdır, dış ortam değişikliklerine gerçek zamanlı olarak uyum sağlayabilir ve kısıtlamalar ve kurallar belirlenebilir, bu da NFT'nin uygulama alanlarını büyük ölçüde genişletir. NFT pazarındaki yeni bir gelişim aşaması başlamak üzere, dinamik NFT'lerin bu alana yeni bir canlılık katması, daha fazla yeni kullanıcı çekmesi ve pazarın büyüklüğünü sürekli genişletmesi bekleniyor.
Sui, dinamik NFT'ler için yenilikçi bir temel sağlıyor
Statik NFT'ler içsel bir çalışma mantığına sahip değildir, güçlendirmeleri NFT'nin kendisinden ayrıdır. Buna karşılık, dinamik NFT'ler içsel bir çalışma mantığına sahip olup, içsel güçlendirmeleri doğrudan sergileyebilir. Dinamik NFT'lerin gelişim potansiyeli geniş olsa da, uygulama aşamasında hala büyük teknik zorluklarla karşı karşıyadır.
Öncelikle, dinamik NFT'ler, akıllı sözleşmelerin bilgi kaynaklarına göre sürekli olarak meta verileri değiştirmesi veya güncellemesi gerektir, bu da depolama ve işlem hızı gibi altyapı için yüksek talepler ortaya çıkarmaktadır. Şu anda statik NFT'ler Ethereum'da en olgun şekilde gelişmektedir, bunun başlıca nedeni bu taleplerin görece düşük olmasıdır. Ancak, Ethereum'un yüksek Gas ücretleri ve verimsiz işleme kapasitesi (TPS sadece 15) dinamik NFT'lerin gelişimini desteklemesini zorlaştırmaktadır, diğer kamu blok zincirleri de benzer sorunlarla karşı karşıyadır. Sui'nin ortaya çıkması, dinamik NFT gelişiminin eksiklerini gidermeyi umut ediyor.
Sui, akıllı sözleşmeleri yazmak için Move dilini kullanır. Move dili, MoveVM'yi destekleyen blok zinciri ortamlarında derlenip çalıştırılabilen bir akıllı sözleşme dilidir. Tasarımında birçok blok zinciri ve akıllı sözleşme güvenliği sorununu dikkate almış ve RUST dilinin bazı güvenlik tasarım ilkelerinden faydalanmıştır.
Move dilinin benzersiz yönü, hem güvenilmez kodlarla güvenli bir şekilde etkileşim kurabilen programların yazılmasını desteklemesi hem de statik doğrulamayı desteklemesidir. Bu güvenlik özelliklerini sağlamak için, Move dili esneklik dikkate alınarak oluşturulmuş olmayan doğrusal mantığı terk etmiş, dinamik yönlendirmeyi ve yinelemeli dış çağrıları desteklememekte, bunun yerine genel türler, global depolama, kaynaklar gibi kavramları tanıtarak alternatif bir programlama modeli gerçekleştirmektedir. Örneğin, Move, pahalı yeniden giriş açıklarına yol açabilecek dinamik yönlendirme ve yinelemeli çağrı özelliklerini dışlamıştır.
Diğer halka açık blok zincirlerle karşılaştırıldığında, Sui performans açısından öne çıkıyor ve pik işlem hacmi 297.000 TPS'ye kadar çıkabiliyor. Performans avantajı esasen işlem paralelleştirme teknolojisinden kaynaklanmaktadır.
Çoğu blok zinciri, işlemlerin sıralı olarak düzenlenmesini ve bloklara yerleştirilerek sırasıyla yürütülmesini gerektirir. Bu sıralı yürütme yöntemi, çoğu işlemin aslında birbirinden bağımsız olması nedeniyle gereksiz bir şekilde işlem hacmini kısıtlamaktadır. Sui, işlemlerin bağımlılık ilişkisini açıkça belirtmeyi gerektirir, böylece bağımsız işlemleri paralel olarak işleyebilir. Birkaç işlem birbirine bağlı olduğunda, Sui hâlâ bunları sıralayabilir ve sıralı olarak yürütebilir. Bağımsız işlemler paralel olarak doğrulanabildiğinden, Sui, her doğrulama düğümü için donanım ekleyerek işlem hacmini lineer olarak artırabilir ve böylece daha iyi ölçeklenebilirlik sağlayabilir.
Sui sadece yüksek iş hacmine sahip olmakla kalmaz, aynı zamanda düşük gecikme özelliklerine de sahiptir. Konsensüs algoritması, doğrulama düğümleri arasında işlem işleme için gereken iletişim miktarını en aza indirmeye yönelik çalışmaktadır. Geleneksel blok zincirlerinin anında yayınlanan ve terk edilen iletişiminden farklı olarak, Sui, talep eden ile onaylayan doğrulayıcılar arasında iki yönlü bir el sıkışma sağlamakta, bu da basit işlemlerin neredeyse anında doğrulanabilmesini sağlarken, karmaşık işlemler de 2-3 saniye içinde tamamlanabilmektedir.
Yüksek verimlilik ve düşük gecikme sayesinde Sui üzerindeki işlemler, gerçek zamanlı yanıt gerektiren oyunlar gibi dinamik NFT uygulamalarına kolayca entegre edilebilir.
Ayrıca, Sui'nin depolama modeli de çoğu blok zincirinden farklıdır. Geleneksel blok zincirleri genellikle hesap merkezli bir depolama yöntemi benimserken, Sui'nin depolaması nesne etrafında tasarlanmıştır. Her nesne bir adres tarafından sahiplenilir, varsayılan olarak değiştirilebilir, aynı zamanda değişmez olarak ayarlanabilir veya birden fazla adres arasında paylaşılabilir. Sui'nin Move akıllı sözleşmeleri bu nesneleri girdi olarak alabilir, üzerinde işlem yapabilir ve nesneleri çıktı olarak geri döndürebilir. Bu akıllı sözleşme programlama paradigması Solidity veya Rust'tan tamamen farklıdır, daha güçlü bir ifade gücüne sahiptir ve dinamik NFT'ler ve kripto oyunlarındaki dijital nesneleri ifade etmek için daha uygundur.
MoveVM kodunu analiz ederek, MoveVM'in veri depolama ile çağrı yığını (işlem mantığı) depolamasını ayırdığını görebiliriz; bu, EVM ile en büyük farkıdır. Örneğin, EVM'de ERC20 Token'ı uygulamak için bir sözleşme içinde mantık yazmak ve her kullanıcının durumunu kaydetmek gerekir. Oysa MoveVM'de kullanıcı durumu (hesap adresindeki kaynaklar) bağımsız olarak depolanır ve program çağrıları, yetki ve kaynaklarla ilgili zorunlu kurallara uymalıdır. Bu tasarım belirli bir esneklikten ödün verse de, güvenlik ve yürütme verimliliği (eşzamanlı yürütmeyi sağlamaya yardımcı olur) açısından önemli bir artış sağlamıştır.
Sui ekosistemindeki dinamik NFT likidite uygulama protokolü
Sui ana ağı 3 Mayıs'ta resmi olarak faaliyete geçtiği için dinamik NFT'lerin patlayıcı bir büyüme yaşaması ve kripto piyasasında en dikkat çekici yeni trend haline gelmesi bekleniyor. Ancak, dinamik NFT'lerin gelişimi yalnızca ilk adımdır; dNFT etrafında dönen çeşitli finansal ürünler (yani NFTFi) de bir o kadar önemlidir. dNFT için likidite, çözülmesi gereken birincil sorundur.
Geleneksel statik NFT pazarları (OpenSea gibi) genellikle bir emir defteri eşleştirme mekanizması kullanır; satıcılar emir verir veya alıcılar teklif verir. Bu mekanizmanın bazı sorunları vardır: Alım satım tarafları arasında fiyatların uzlaşması zor olabilir, bu da NFT'lerin fiyatı olmasına rağmen piyasası olmamasına veya piyasası olmasına rağmen fiyatı olmamasına neden olabilir; birden fazla alım emri parçalar halinde satın alınması gerektiği için yüksek Gas maliyetleri tüketmektedir.
Dinamik NFT'lerin likidite sorununu çözmek için Sui ekosisteminde bazı yenilikçi çözümler ortaya çıkmıştır. Bu projeler, Sui ekosistemindeki NFT'lere kapsamlı likidite hizmetleri sunmaya odaklanmaktadır; bunlar arasında NFT AMM protokolleri, NFT kredilendirme, NFT parçalama, NFT taksit ödemeleri ve NFT/Token ihraç platformları gibi birçok alan bulunmaktadır. Bu hizmetler, kullanıcıların Sui ekosistemindeki birçok uygulama arasında geçiş yapmalarına gerek kalmadan, tek bir platformun tüm ihtiyaçlarını karşılamasını sağlamaktadır.
Bu projeler genellikle NFT merkeziyetsiz borsa piyasasına, otomatik piyasa yapıcı (AMM) modeli kullanarak giriş yapar. Likidite sağlayıcıları, tek taraflı veya çift taraflı işlem havuzlarına varlık yatırabilir, sevdikleri NFT'lere likidite sağlayabilir ve alım satım farkından işlem ücreti elde etmek için seçim yapabilirler. Bu platformlar genellikle farklı NFT kimliklerini ayırt etmez, bu da likidite havuzundaki her NFT'nin mevcut fiyat katsayısıyla bağlı olduğu anlamına gelir; kullanıcılar işlem yaparken NFT havuzundan aynı fiyatı alabilirler, NFT kimliğinin nadir olup olmaması önemli değildir. Ayrıca, bu platformlar tek tıkla satın alma ve toplu satın alma işlevlerini destekler, bu da Gas ücretlerinden tasarruf sağlamaktadır.
NFT ticaretine destek vermenin yanı sıra, bu platformlar Sui'nin yerel token'ını ve Sui ekosistemine köprülenen tüm token'ları AMM üzerinden ticaret yapmayı da destekler. Uniswap V2 ile karşılaştırıldığında, bu platformlar genellikle daha düşük kayma, daha düşük Gas ücretleri ve daha akıcı bir kullanıcı deneyimi sunar.
Dikkate değer bir nokta, bu platformların geleneksel NFT pazarlarına kıyasla NFT AMM modelini benimseyerek birçok sorunu çözdüğüdür. Örneğin, geleneksel pazarda her NFT serisinin filtreleme işlevi farklı olabilirken, bu yeni platformlar her serinin sözleşmesinin etiketlerini çağırarak daha esnek bir filtreleme işlevi sağlamışlardır, bu da kullanıcıların ihtiyaçlarına uygun NFT'leri daha kolay bulmalarını sağlar.
Ayrıca, bu platformlar dinamik NFT varlıklarının değerini serbest bırakmak için NFT kredi pazarlarını da başlattı. NFT sahipleri, nakit akışı baskısını hafifletmek için NFT'lerini teminat göstererek stabilcoin veya Sui token'ı alabilirler. Havuz eşleştirme kredi sistemi, borçlular ile kredi verenleri likidite havuzları aracılığıyla bağlar ve ödünç alınan NFT'lerin güvenliğini sağlamak ve kredi verenlerin menfaatlerini korumak için güçlü bir tasfiye sistemi uygular.
NFT'nin mavi çip projelerine dönüşmesi nedeniyle fiyatların artması, sıradan yatırımcıların katılımını zorlaştırdı; bu nedenle bazı platformlar NFT parçalama işlevini tanıttı. Bu, kullanıcıların NFT'yi, temel NFT'nin kısmi sahipliğini temsil eden token'lara dönüştürmelerine olanak tanır. Bu token'lar platformda serbestçe alınıp satılabilir, böylece kullanıcılar tüm varlığına sahip olmadan çeşitli NFT'lere erişim sağlayabilirler. Bu işlev, genel NFT pazarının likiditesini artırdı ve değerli NFT'lere erişimi daha demokratikleştirdi.
Son olarak, bazı platformlar tüm projelere (NFT ve Token dahil) otomatik fon toplama araçları ve tek duraklı likidite çözümleri sunan yenilikçi Launchpad özellikleri de getirmiştir. Geliştiriciler, fon toplama etkinliğinden önce Token/NFT dağıtımını, talep etme ve diğer kuralları özelleştirebilir, yalnızca fon toplama şartlarını belirleyerek geliştirme ve piyasa yapım maliyetlerini etkili bir şekilde azaltabilir.
This page may contain third-party content, which is provided for information purposes only (not representations/warranties) and should not be considered as an endorsement of its views by Gate, nor as financial or professional advice. See Disclaimer for details.
21 Likes
Reward
21
9
Share
Comment
0/400
ImaginaryWhale
· 07-11 17:14
Dinamik NFT harika, önce kazanç sağlamalıyız.
View OriginalReply0
BlockchainBard
· 07-11 11:23
Oynadıktan sonra biliyorsunuz ki sui gerçekten harika.
View OriginalReply0
GasFeePhobia
· 07-10 22:46
又是一个enayi收割案例...
View OriginalReply0
PositionPhobia
· 07-08 18:41
sui nft'yi kurtarabilir mi? Garip
View OriginalReply0
SignatureDenied
· 07-08 18:40
Bu sefer gerçek olup olmayacağı kesin değil.
View OriginalReply0
MetaverseLandlord
· 07-08 18:34
En az 10 bin lira kaybettim.
View OriginalReply0
zkProofInThePudding
· 07-08 18:33
Yine hava atıyor.
View OriginalReply0
BearMarketSunriser
· 07-08 18:19
Önce bir pozisyon girin, sonra yola çıkın. İşte bu kadar.
Sui ekosistemi dinamik NFT yeni dalgalarına öncülük ediyor, Likidite çözümleri kapsamlı bir şekilde güncelleniyor.
Dinamik NFT pazarı geniş bir geleceğe sahip, Sui ekosistemi yeni bir sıcak nokta haline geliyor
Son iki yılda, NFT pazarı gürültüden kışa bir geçiş yaşadı ve birçok tanınmış projenin fiyatı sürekli düştü. Bunun nedenine bakıldığında, PFP ağırlıklı statik NFT'lerin büyüme darboğazına girdiği ve pazarın yeni bir anlatı gerektirdiği görülüyor. Bu bağlamda, dinamik NFT'ler giderek pazarın yeni odak noktası haline geliyor.
Dinamik NFT'ler, temel altyapıdan daha yüksek talepler ortaya koymaktadır ve yeni ortaya çıkan Sui blok zinciri, gelişimleri için güçlü bir destek sunmaktadır. Sui, akıllı sözleşmeleri gerçekleştirmek için Move sanal makinesi ve Move programlama dilini kullanarak, yaratıcıların dinamik NFT'ler geliştirme engelini önemli ölçüde azaltmakta ve bu sayede daha fazla yenilikçi uygulama ve deneyim açmaktadır. Geliştiriciler, NFT'lerin dinamik olarak güncellenmesini, paketlenmesini ve gruplandırılmasını gerçekleştirebilir ve NFT davranışlarındaki değişikliklere göre anlık zincir üstü geri bildirim üretebilir.
Statik NFT'lere benzer şekilde, dinamik NFT'ler de başlangıçta likidite eksikliği sorunu ile karşı karşıyadır. Bu sorunu çözmek için bazı projeler, Sui ekosistemindeki NFT'ler için likidite çözümleri sunmaya odaklanmaya başladı. Bu çözümler, NFT AMM protokolleri, NFT kredi verme, NFT parçalama, NFT taksitli ödeme ve NFT/Token ihraç platformları gibi birçok alanı kapsamaktadır.
Sui ekosisteminde birinci sınıf bir tek duraklı genişletilebilir dinamik NFT likidite uygulama protokolü olarak, bazı projeler kripto pazarındaki yenilikçi yönleri sürekli keşfetmeye ve yönlendirmeye kendini adamıştır. Bu platformlar aracılığıyla, kullanıcılar ve geliştiriciler dinamik NFT'nin büyük potansiyelini birlikte keşfedebilir ve bundan fayda sağlayabilir.
NFT2.0: Dinamik NFT'ler Pazarın Yeni Trendi Oluyor
2023'teki NFT piyasası, birçok tanınmış projenin taban fiyatlarının düşmeye devam etmesi ve genel ticaret duyarlılığının durgun olmasıyla derin bir ayı piyasasına düşmüş gibi görünüyor. Bitcoin Ordinals yazısı Mart ayında kısa bir süreliğine dikkat çekse de, piyasadaki gerilemeyi tamamen değiştiremedi.
Bu durumun temel nedeni, NFT'lerin yeni bir anlatı mantığından yoksun olmasıdır. Birinci aşama (2021-2023) boyunca çeşitli JPEG veya PFP projeleri çılgın bir spekülasyonun ardından, değerleri yavaş yavaş mantığa geri dönmüştür. Tüketiciler, pratik bir değeri olmayan NFT'ler için yüksek fiyatlar ödemeye istekli değillerdir. Bu nedenle, NFT'lerin ikinci aşamada büyüme sağlaması için pratik değerlerini artırması gerekmektedir; örneğin, NFT'leri bilet, üyelik, kimlik, oyun öğesi veya yatırım aracı olarak kullanmak gibi. Açıkça, birinci aşamanın statik NFT'leri bu ihtiyaçları karşılayamaz hale gelmiştir ve yeni ortaya çıkan dinamik NFT'ler piyasada yeni bir odak haline gelmiştir.
Dinamik NFT (Dynamic NFT, kısaca dNFT), statik NFT'ye göre tanımlanır. Statik NFT bir kez mint edildiğinde değiştirilemez, meta verileri (temel özellikleri) kodlanırken sabitlenir ve kalıcı olarak değişmez. Bu özellik, video, resim, GIF, 3D modeller gibi dijital sanat eserleri için geçerlidir. Şu anda, statik NFT'ler esas olarak sanat, müzik, fotoğrafçılık, spor gibi alanlarda kullanılmaktadır.
Ancak, statik NFT'ler sabit meta verileri nedeniyle dinamik olarak yükseltilemez ve belirli sınırlamalara sahiptir. Sürekli güncellenmesi gereken gerçek dünya varlıklarının tokenleştirilmesi veya video oyunları gibi uygulama alanları için, statik NFT'ler ihtiyaçları karşılamakta zorlanır. Dinamik NFT'ler ise bu sorunu iyi bir şekilde çözebilir.
Dinamik NFT'ler dış koşullara göre değişebilir, akıllı sözleşmeler, meta verilerinin güncellenmesini tetikler. Meta verilerin değiştirilmesinin yanı sıra, dinamik NFT'ler belirli koşullara dayalı olarak basım yapma veya kullanıcı etkileşimi ile "gizli özellikleri" tetikleme gibi diğer dinamik unsurları da gerçekleştirebilir.
Dinamik NFT'lerin uygulama alanları geniştir, bunlar arasında:
Zincir üstü NFT pasaportu: ikamet yeri, medeni durum ve iletişim bilgileri gibi dijital kimlik bilgilerini otomatik olarak güncelleyebilir.
Oyun: Oyuncuların NFT'leri, oyun başarı verilerine göre anlık olarak güncellenebilir; oyun geliştiricileri buna göre NFT'leri yükseltebilir veya gruplandırabilir, oyun deneyimini artırabilir. Ayrıca açık uçlu oyun sonları da gerçekleştirilebilir.
Sanal Gayrimenkul: Dinamik NFT, gayrimenkul fiyatı, süre ve mülkiyet gibi değişim faktörlerini anlık olarak yansıtabilir ve belirli bilgileri güncelleme esnekliğine sahiptir.
Marka Dinamik Pazarlama: Dinamik NFT'leri kullanarak, zincir içi ve zincir dışı veri kaynaklarıyla bir araya getirerek markalar için fayda maksimize eden pazarlama planları tasarlamak, ticari bağlantıları genişletmek ve ürün değerini artırmak.
Statik NFT'lere kıyasla, dinamik NFT'ler daha akıllıdır, dış ortam değişikliklerine gerçek zamanlı olarak uyum sağlayabilir ve kısıtlamalar ve kurallar belirlenebilir, bu da NFT'nin uygulama alanlarını büyük ölçüde genişletir. NFT pazarındaki yeni bir gelişim aşaması başlamak üzere, dinamik NFT'lerin bu alana yeni bir canlılık katması, daha fazla yeni kullanıcı çekmesi ve pazarın büyüklüğünü sürekli genişletmesi bekleniyor.
Sui, dinamik NFT'ler için yenilikçi bir temel sağlıyor
Statik NFT'ler içsel bir çalışma mantığına sahip değildir, güçlendirmeleri NFT'nin kendisinden ayrıdır. Buna karşılık, dinamik NFT'ler içsel bir çalışma mantığına sahip olup, içsel güçlendirmeleri doğrudan sergileyebilir. Dinamik NFT'lerin gelişim potansiyeli geniş olsa da, uygulama aşamasında hala büyük teknik zorluklarla karşı karşıyadır.
Öncelikle, dinamik NFT'ler, akıllı sözleşmelerin bilgi kaynaklarına göre sürekli olarak meta verileri değiştirmesi veya güncellemesi gerektir, bu da depolama ve işlem hızı gibi altyapı için yüksek talepler ortaya çıkarmaktadır. Şu anda statik NFT'ler Ethereum'da en olgun şekilde gelişmektedir, bunun başlıca nedeni bu taleplerin görece düşük olmasıdır. Ancak, Ethereum'un yüksek Gas ücretleri ve verimsiz işleme kapasitesi (TPS sadece 15) dinamik NFT'lerin gelişimini desteklemesini zorlaştırmaktadır, diğer kamu blok zincirleri de benzer sorunlarla karşı karşıyadır. Sui'nin ortaya çıkması, dinamik NFT gelişiminin eksiklerini gidermeyi umut ediyor.
Sui, akıllı sözleşmeleri yazmak için Move dilini kullanır. Move dili, MoveVM'yi destekleyen blok zinciri ortamlarında derlenip çalıştırılabilen bir akıllı sözleşme dilidir. Tasarımında birçok blok zinciri ve akıllı sözleşme güvenliği sorununu dikkate almış ve RUST dilinin bazı güvenlik tasarım ilkelerinden faydalanmıştır.
Move dilinin benzersiz yönü, hem güvenilmez kodlarla güvenli bir şekilde etkileşim kurabilen programların yazılmasını desteklemesi hem de statik doğrulamayı desteklemesidir. Bu güvenlik özelliklerini sağlamak için, Move dili esneklik dikkate alınarak oluşturulmuş olmayan doğrusal mantığı terk etmiş, dinamik yönlendirmeyi ve yinelemeli dış çağrıları desteklememekte, bunun yerine genel türler, global depolama, kaynaklar gibi kavramları tanıtarak alternatif bir programlama modeli gerçekleştirmektedir. Örneğin, Move, pahalı yeniden giriş açıklarına yol açabilecek dinamik yönlendirme ve yinelemeli çağrı özelliklerini dışlamıştır.
Diğer halka açık blok zincirlerle karşılaştırıldığında, Sui performans açısından öne çıkıyor ve pik işlem hacmi 297.000 TPS'ye kadar çıkabiliyor. Performans avantajı esasen işlem paralelleştirme teknolojisinden kaynaklanmaktadır.
Çoğu blok zinciri, işlemlerin sıralı olarak düzenlenmesini ve bloklara yerleştirilerek sırasıyla yürütülmesini gerektirir. Bu sıralı yürütme yöntemi, çoğu işlemin aslında birbirinden bağımsız olması nedeniyle gereksiz bir şekilde işlem hacmini kısıtlamaktadır. Sui, işlemlerin bağımlılık ilişkisini açıkça belirtmeyi gerektirir, böylece bağımsız işlemleri paralel olarak işleyebilir. Birkaç işlem birbirine bağlı olduğunda, Sui hâlâ bunları sıralayabilir ve sıralı olarak yürütebilir. Bağımsız işlemler paralel olarak doğrulanabildiğinden, Sui, her doğrulama düğümü için donanım ekleyerek işlem hacmini lineer olarak artırabilir ve böylece daha iyi ölçeklenebilirlik sağlayabilir.
Sui sadece yüksek iş hacmine sahip olmakla kalmaz, aynı zamanda düşük gecikme özelliklerine de sahiptir. Konsensüs algoritması, doğrulama düğümleri arasında işlem işleme için gereken iletişim miktarını en aza indirmeye yönelik çalışmaktadır. Geleneksel blok zincirlerinin anında yayınlanan ve terk edilen iletişiminden farklı olarak, Sui, talep eden ile onaylayan doğrulayıcılar arasında iki yönlü bir el sıkışma sağlamakta, bu da basit işlemlerin neredeyse anında doğrulanabilmesini sağlarken, karmaşık işlemler de 2-3 saniye içinde tamamlanabilmektedir.
Yüksek verimlilik ve düşük gecikme sayesinde Sui üzerindeki işlemler, gerçek zamanlı yanıt gerektiren oyunlar gibi dinamik NFT uygulamalarına kolayca entegre edilebilir.
Ayrıca, Sui'nin depolama modeli de çoğu blok zincirinden farklıdır. Geleneksel blok zincirleri genellikle hesap merkezli bir depolama yöntemi benimserken, Sui'nin depolaması nesne etrafında tasarlanmıştır. Her nesne bir adres tarafından sahiplenilir, varsayılan olarak değiştirilebilir, aynı zamanda değişmez olarak ayarlanabilir veya birden fazla adres arasında paylaşılabilir. Sui'nin Move akıllı sözleşmeleri bu nesneleri girdi olarak alabilir, üzerinde işlem yapabilir ve nesneleri çıktı olarak geri döndürebilir. Bu akıllı sözleşme programlama paradigması Solidity veya Rust'tan tamamen farklıdır, daha güçlü bir ifade gücüne sahiptir ve dinamik NFT'ler ve kripto oyunlarındaki dijital nesneleri ifade etmek için daha uygundur.
MoveVM kodunu analiz ederek, MoveVM'in veri depolama ile çağrı yığını (işlem mantığı) depolamasını ayırdığını görebiliriz; bu, EVM ile en büyük farkıdır. Örneğin, EVM'de ERC20 Token'ı uygulamak için bir sözleşme içinde mantık yazmak ve her kullanıcının durumunu kaydetmek gerekir. Oysa MoveVM'de kullanıcı durumu (hesap adresindeki kaynaklar) bağımsız olarak depolanır ve program çağrıları, yetki ve kaynaklarla ilgili zorunlu kurallara uymalıdır. Bu tasarım belirli bir esneklikten ödün verse de, güvenlik ve yürütme verimliliği (eşzamanlı yürütmeyi sağlamaya yardımcı olur) açısından önemli bir artış sağlamıştır.
Sui ekosistemindeki dinamik NFT likidite uygulama protokolü
Sui ana ağı 3 Mayıs'ta resmi olarak faaliyete geçtiği için dinamik NFT'lerin patlayıcı bir büyüme yaşaması ve kripto piyasasında en dikkat çekici yeni trend haline gelmesi bekleniyor. Ancak, dinamik NFT'lerin gelişimi yalnızca ilk adımdır; dNFT etrafında dönen çeşitli finansal ürünler (yani NFTFi) de bir o kadar önemlidir. dNFT için likidite, çözülmesi gereken birincil sorundur.
Geleneksel statik NFT pazarları (OpenSea gibi) genellikle bir emir defteri eşleştirme mekanizması kullanır; satıcılar emir verir veya alıcılar teklif verir. Bu mekanizmanın bazı sorunları vardır: Alım satım tarafları arasında fiyatların uzlaşması zor olabilir, bu da NFT'lerin fiyatı olmasına rağmen piyasası olmamasına veya piyasası olmasına rağmen fiyatı olmamasına neden olabilir; birden fazla alım emri parçalar halinde satın alınması gerektiği için yüksek Gas maliyetleri tüketmektedir.
Dinamik NFT'lerin likidite sorununu çözmek için Sui ekosisteminde bazı yenilikçi çözümler ortaya çıkmıştır. Bu projeler, Sui ekosistemindeki NFT'lere kapsamlı likidite hizmetleri sunmaya odaklanmaktadır; bunlar arasında NFT AMM protokolleri, NFT kredilendirme, NFT parçalama, NFT taksit ödemeleri ve NFT/Token ihraç platformları gibi birçok alan bulunmaktadır. Bu hizmetler, kullanıcıların Sui ekosistemindeki birçok uygulama arasında geçiş yapmalarına gerek kalmadan, tek bir platformun tüm ihtiyaçlarını karşılamasını sağlamaktadır.
Bu projeler genellikle NFT merkeziyetsiz borsa piyasasına, otomatik piyasa yapıcı (AMM) modeli kullanarak giriş yapar. Likidite sağlayıcıları, tek taraflı veya çift taraflı işlem havuzlarına varlık yatırabilir, sevdikleri NFT'lere likidite sağlayabilir ve alım satım farkından işlem ücreti elde etmek için seçim yapabilirler. Bu platformlar genellikle farklı NFT kimliklerini ayırt etmez, bu da likidite havuzundaki her NFT'nin mevcut fiyat katsayısıyla bağlı olduğu anlamına gelir; kullanıcılar işlem yaparken NFT havuzundan aynı fiyatı alabilirler, NFT kimliğinin nadir olup olmaması önemli değildir. Ayrıca, bu platformlar tek tıkla satın alma ve toplu satın alma işlevlerini destekler, bu da Gas ücretlerinden tasarruf sağlamaktadır.
NFT ticaretine destek vermenin yanı sıra, bu platformlar Sui'nin yerel token'ını ve Sui ekosistemine köprülenen tüm token'ları AMM üzerinden ticaret yapmayı da destekler. Uniswap V2 ile karşılaştırıldığında, bu platformlar genellikle daha düşük kayma, daha düşük Gas ücretleri ve daha akıcı bir kullanıcı deneyimi sunar.
Dikkate değer bir nokta, bu platformların geleneksel NFT pazarlarına kıyasla NFT AMM modelini benimseyerek birçok sorunu çözdüğüdür. Örneğin, geleneksel pazarda her NFT serisinin filtreleme işlevi farklı olabilirken, bu yeni platformlar her serinin sözleşmesinin etiketlerini çağırarak daha esnek bir filtreleme işlevi sağlamışlardır, bu da kullanıcıların ihtiyaçlarına uygun NFT'leri daha kolay bulmalarını sağlar.
Ayrıca, bu platformlar dinamik NFT varlıklarının değerini serbest bırakmak için NFT kredi pazarlarını da başlattı. NFT sahipleri, nakit akışı baskısını hafifletmek için NFT'lerini teminat göstererek stabilcoin veya Sui token'ı alabilirler. Havuz eşleştirme kredi sistemi, borçlular ile kredi verenleri likidite havuzları aracılığıyla bağlar ve ödünç alınan NFT'lerin güvenliğini sağlamak ve kredi verenlerin menfaatlerini korumak için güçlü bir tasfiye sistemi uygular.
NFT'nin mavi çip projelerine dönüşmesi nedeniyle fiyatların artması, sıradan yatırımcıların katılımını zorlaştırdı; bu nedenle bazı platformlar NFT parçalama işlevini tanıttı. Bu, kullanıcıların NFT'yi, temel NFT'nin kısmi sahipliğini temsil eden token'lara dönüştürmelerine olanak tanır. Bu token'lar platformda serbestçe alınıp satılabilir, böylece kullanıcılar tüm varlığına sahip olmadan çeşitli NFT'lere erişim sağlayabilirler. Bu işlev, genel NFT pazarının likiditesini artırdı ve değerli NFT'lere erişimi daha demokratikleştirdi.
Son olarak, bazı platformlar tüm projelere (NFT ve Token dahil) otomatik fon toplama araçları ve tek duraklı likidite çözümleri sunan yenilikçi Launchpad özellikleri de getirmiştir. Geliştiriciler, fon toplama etkinliğinden önce Token/NFT dağıtımını, talep etme ve diğer kuralları özelleştirebilir, yalnızca fon toplama şartlarını belirleyerek geliştirme ve piyasa yapım maliyetlerini etkili bir şekilde azaltabilir.
Toplam