Trump yönetiminin Kripto Varlıklar para politikası: eleştiriden kucaklamaya geçiş
Son zamanlarda, ABD siyasetinde kripto varlıklar alanında dikkat çekici gelişmeler yaşanıyor. 10 Nisan 2025'te, Başkan Trump, Kongre tarafından kabul edilen bir ortak kararı imzaladı ve daha önce merkeziyetsiz finans (DeFi) protokollerinin IRS'ye ilgili bilgileri rapor etmesini gerektiren düzenlemeyi kaldırdı. Bu adım, Trump yönetiminin kripto varlıklara yönelik tutumunda önemli bir değişiklik olduğunu gösteriyor.
Bu arada, Trump yönetiminin bazı ABD yerli kripto projelerine sıfır sermaye kazancı vergisi politikası uygulamayı düşündüğüne dair haberler var. Bu potansiyel adım, sektörde geniş bir tartışma başlattı ve ABD kripto inovasyonuna büyük bir ivme kazandırabilir.
Trump'un kripto paraya yönelik tutumundaki evrimi gözden geçirdiğimizde, eleştiriden kucaklamaya doğru belirgin bir değişim süreci görebiliyoruz. 2019'da Trump, Bitcoin'i "dolandırıcılık" olarak nitelendirerek açıkça eleştirmişti. Ancak 2022'nin sonuna gelindiğinde, kişisel temalı NFT serisini tanıttı ve kripto alanında aktif olarak yer almaya başladı. 2024 seçimleri sırasında Trump, kripto para bağışı kabul eden ilk ABD başkan adayı oldu ve kripto endüstrisinin gelişimini teşvik eden bir dizi taahhüt sundu.
Mevcut durumda, ABD'deki Kripto Varlıklar yatırımcıları karmaşık bir vergi ortamı ile karşı karşıya. Kısa vadeli tutulan şifreleme coin'leri %37'ye kadar sermaye kazancı vergisine tabi olabilirken, madencilik, staking ve airdrop gelirleri ise normal gelir olarak vergilendiriliyor. Bu karmaşık vergi sistemi sadece yatırımcıların yükünü arttırmakla kalmıyor, aynı zamanda uyum maliyetlerini de yükseltiyor.
Trump yönetiminin kripto sektörüne destek verme eğiliminde olmasına rağmen, spesifik politika uygulamalarında birçok zorlukla karşı karşıya kalmaktadır. Öncelikle, ABD Anayasası vergilendirme yetkisinin Kongre'ye ait olduğunu belirtmektedir; başkanın vergi oranlarını tek taraflı olarak ayarlama yetkisi yoktur. İkincisi, iki parti arasındaki siyasi çekişmeler, herhangi bir önemli vergi reformu sürecini geciktirebilir. Ayrıca, Trump yönetimi şu anda, doğrudan vergi reformu gibi hassas bir konuya dokunmaktan ziyade, önceki yönetimin kripto sektörüne yönelik kısıtlayıcı politikalarını devirmeye daha fazla odaklanmış gibi görünmektedir.
Trump, Amerika'yı dünyanın Kripto Varlıklar başkenti yapma hayalini kurmuştu, ancak gerçek durum pek iç açıcı değil. Son zamanlarda, Amerika'nın eşit tarife politikası nedeniyle ortaya çıkan küresel finansal piyasalardaki dalgalanma, Kripto Varlıklar piyasa değerinin büyük ölçüde geri çekilmesine yol açtı ve neredeyse Trump'ın seçilmesinden bu yana elde edilen tüm kazançları silip süpürdü.
Bu karmaşık gerçek faktörlerle karşı karşıya kalan Trump yönetiminin kripto para politikası yönü hala birçok belirsizlik taşımaktadır. Seçim taahhütlerini yerine getirmek, sektörü geliştirmek ve yasal çerçeveye uymak ile ekonomik istikrarı korumak arasında bir denge bulmak, Trump yönetiminin karşılaştığı büyük bir zorluk olacaktır. Kripto para topluluğu ve yatırımcılar, hükümetin bir sonraki adımını dikkatle takip ediyor ve sektörün gelişimini destekleyen daha net ve faydalı politikaların ortaya çıkmasını umuyor.
This page may contain third-party content, which is provided for information purposes only (not representations/warranties) and should not be considered as an endorsement of its views by Gate, nor as financial or professional advice. See Disclaimer for details.
Trump yönetiminin şifreleme politikasında büyük bir değişim: DeFi raporlama sisteminin kaldırılması ve sıfır Sermaye Kazancı Vergisi düşünülüyor.
Trump yönetiminin Kripto Varlıklar para politikası: eleştiriden kucaklamaya geçiş
Son zamanlarda, ABD siyasetinde kripto varlıklar alanında dikkat çekici gelişmeler yaşanıyor. 10 Nisan 2025'te, Başkan Trump, Kongre tarafından kabul edilen bir ortak kararı imzaladı ve daha önce merkeziyetsiz finans (DeFi) protokollerinin IRS'ye ilgili bilgileri rapor etmesini gerektiren düzenlemeyi kaldırdı. Bu adım, Trump yönetiminin kripto varlıklara yönelik tutumunda önemli bir değişiklik olduğunu gösteriyor.
Bu arada, Trump yönetiminin bazı ABD yerli kripto projelerine sıfır sermaye kazancı vergisi politikası uygulamayı düşündüğüne dair haberler var. Bu potansiyel adım, sektörde geniş bir tartışma başlattı ve ABD kripto inovasyonuna büyük bir ivme kazandırabilir.
Trump'un kripto paraya yönelik tutumundaki evrimi gözden geçirdiğimizde, eleştiriden kucaklamaya doğru belirgin bir değişim süreci görebiliyoruz. 2019'da Trump, Bitcoin'i "dolandırıcılık" olarak nitelendirerek açıkça eleştirmişti. Ancak 2022'nin sonuna gelindiğinde, kişisel temalı NFT serisini tanıttı ve kripto alanında aktif olarak yer almaya başladı. 2024 seçimleri sırasında Trump, kripto para bağışı kabul eden ilk ABD başkan adayı oldu ve kripto endüstrisinin gelişimini teşvik eden bir dizi taahhüt sundu.
Mevcut durumda, ABD'deki Kripto Varlıklar yatırımcıları karmaşık bir vergi ortamı ile karşı karşıya. Kısa vadeli tutulan şifreleme coin'leri %37'ye kadar sermaye kazancı vergisine tabi olabilirken, madencilik, staking ve airdrop gelirleri ise normal gelir olarak vergilendiriliyor. Bu karmaşık vergi sistemi sadece yatırımcıların yükünü arttırmakla kalmıyor, aynı zamanda uyum maliyetlerini de yükseltiyor.
Trump yönetiminin kripto sektörüne destek verme eğiliminde olmasına rağmen, spesifik politika uygulamalarında birçok zorlukla karşı karşıya kalmaktadır. Öncelikle, ABD Anayasası vergilendirme yetkisinin Kongre'ye ait olduğunu belirtmektedir; başkanın vergi oranlarını tek taraflı olarak ayarlama yetkisi yoktur. İkincisi, iki parti arasındaki siyasi çekişmeler, herhangi bir önemli vergi reformu sürecini geciktirebilir. Ayrıca, Trump yönetimi şu anda, doğrudan vergi reformu gibi hassas bir konuya dokunmaktan ziyade, önceki yönetimin kripto sektörüne yönelik kısıtlayıcı politikalarını devirmeye daha fazla odaklanmış gibi görünmektedir.
Trump, Amerika'yı dünyanın Kripto Varlıklar başkenti yapma hayalini kurmuştu, ancak gerçek durum pek iç açıcı değil. Son zamanlarda, Amerika'nın eşit tarife politikası nedeniyle ortaya çıkan küresel finansal piyasalardaki dalgalanma, Kripto Varlıklar piyasa değerinin büyük ölçüde geri çekilmesine yol açtı ve neredeyse Trump'ın seçilmesinden bu yana elde edilen tüm kazançları silip süpürdü.
Bu karmaşık gerçek faktörlerle karşı karşıya kalan Trump yönetiminin kripto para politikası yönü hala birçok belirsizlik taşımaktadır. Seçim taahhütlerini yerine getirmek, sektörü geliştirmek ve yasal çerçeveye uymak ile ekonomik istikrarı korumak arasında bir denge bulmak, Trump yönetiminin karşılaştığı büyük bir zorluk olacaktır. Kripto para topluluğu ve yatırımcılar, hükümetin bir sonraki adımını dikkatle takip ediyor ve sektörün gelişimini destekleyen daha net ve faydalı politikaların ortaya çıkmasını umuyor.