Yatırım Pazarında Hayatta Kalma Yolu

Yatırım alanında hayatta kalmak kolay değildir. Başkalarının başarı hikayelerini sıkça duyarız, ancak gerçekte, bu acımasız oyunda kar eden sadece çok az kişi vardır.

Ekonomi ve piyasalarda dönemsel dalgalanmalar vardır, asla sürekli bir boğa veya ayı piyasasında kalmazlar. Her yatırımcının kendine uygun bir hayatta kalma yolu bulması gerekir, bu da bireyin doğasına ve tercihine bağlıdır. Bazıları kısa vadeli işlemler konusunda uzmandır, bazıları temel proje yatırımlarına odaklanır, bazıları ise döngüler arası yatırımlar yapar; herkesin stratejisi farklıdır.

Ancak, önemli bir nokta var: Uzun vadede fiyatlara aşırı odaklanan yatırımcılar genellikle iyi sonuçlar elde etmekte zorlanırlar. Bir kişi ticaret yaparak kolayca kar elde ettiğinde, her şeyi yapabilme yanılsaması ortaya çıkabilir. Ancak nihayetinde, piyasa kazançları yeniden dağıtacaktır. Kazanmak ve karı korumak, büyük ölçüde bir kişinin psikolojik dayanıklılığına bağlıdır.

Yatırım veya ticaret eylemi esasen bir kişinin içsel özelliklerini, arzu ve kendini kontrol etme arasındaki dengeyi yansıtır. Bu, insanların alım, satım veya tutma seçimini belirler. Her eylemin arkasında bir mantık vardır ve bu, bireyin para, temel veriler, spekülasyon, piyasa ve arzu gibi birçok faktöre ilişkin yargısından kaynaklanır.

Buddhizmdeki bir hikayede söylendiği gibi, rüzgar hareket etmiyor, bayrak hareket etmiyor, insan kalbi hareket ediyor. Başka bir deyişle, piyasa dalgalanmıyor, insanların kalbi dalgalanıyor.

Gerçekten düşünülmesi gereken soru, "ne zaman yukarı çıkmaya başlayacak" veya "ne kadar yükselebilir" değil, yatırım yaptığınız şeyin bir trend olduğuna inanmanızdır. Bu inanç eksikse, en iyisi elinizde tutmamaktır, aksi takdirde pazarın dalgalanmaları yargınızı etkileyebilir ve hatalı işlemlere yol açabilir.

Yatırım piyasası cazibe dolu, her zaman yeni odak noktaları ortaya çıkıyor. Gerçek sektör inşaatçıları ve uzun vadeli yatırımcılar için önemli olan, kısa vadeli fiyat dalgalanmaları veya piyasa döngüleri yerine temel yapıların oluşturulmasına ve gelişimine odaklanmaktır.

Ayı piyasasında, sağlam temellere sahip projeler, örneğin metaverse ve kripto oyunlar gibi, kullanıcı tabanına sahip oldukları için görece daha istikrarlı olabilir. Yine de, makro eğilimlerden etkilenecekleri için dalgalanmalar yaşanabilir.

Kripto pazarını esas olarak iki grup desteklemektedir: bir grup enflasyonu aşmaya çalışırken, diğer grup Bitcoin veya Ethereum'u aşmaya çalışıyor. Bu iki grup pazar gelişimi üzerinde önemli bir etkiye sahiptir. Geleneksel kurumsal yatırımcılar, kripto varlıkların fiat para birimlerine göre performansına göre fon tahsisini ayarlayabilirken, sektördeki destekçiler daha çok ana akım kripto paralardan daha iyi performans gösterip gösteremeyeceklerine odaklanmaktadır.

Herhangi bir piyasada, öncelikli hedef hayatta kalmaktır, kısa vadeli yüksek getiriler peşinde koşmak değil. Tam yatırım (halk arasında "şansını denemek" olarak bilinir) bazı zamanlarda yüksek getiri sağlayabilir, ancak uzun vadeli ve olasılık açısından bu stratejinin riski genellikle getirilerden daha yüksektir.

Sonuç olarak, yatırım dünyasının çeşitli olduğunu ve kesin doğru bir strateji olmadığını vurgulamak gerekir. Herkes içsel olarak kendisini değerlendirmeli ve kendine uygun yatırım yolunu bulmalıdır. Bu gerçek anlamda nihai yöndür.