Trump ailesi Web3 Merkezi Olmayan Finans alanına yöneliyor veya düzenleyici gevşeme odak noktası haline gelebilir.

Trump'un İktidarının Şifreleme Sektörüne Etkisi ve Ailesinin Web3 Düzeni

Trump'ın Göreve Gelmesinin Şifreleme Sektörüne Anlamı

Aralık ayından bu yana, "Trump ticareti" piyasada büyük tartışmalara yol açtı. Şifreleme sektörü için odak noktası, Trump'ın seçim vaatlerini ne ölçüde yerine getireceği oldu. Güç transferi döneminde, Trump hızla birkaç kritik pozisyona atama yaptı; bu adaylar, önümüzdeki dört yıl boyunca Amerika'nın ve hatta dünyanın şifreleme politikalarının yönünü belirleyecek. Bu, Trump'ın yönetiminin mevcut sektörü muhtemelen değiştireceği anlamına geliyor; politikaların uygulanma gücü ne olursa olsun, sektörün yeni ve daha büyük fırsatlarla ve politik belirsizliklerle karşılaşacağını gösteriyor.

Trump'un resmi olarak göreve başlamasından önce, aday gösterilen kilit pozisyonlardaki yetkililerin ve bunların şifreleme endüstrisine karşı tutum ve görüşlerinin gözden geçirilmesi önemlidir.

Amerikan siyasi sistemi açısından, her başkanın kabinesi esasen iki bölümden oluşur: bir grup, göreve başladıktan sonra Senato tarafından onaylanması gereken resmi kabine üyeleri (örneğin Dışişleri Bakanı, ana idari departmanların bakanları); diğer grup ise, kısmen Senato onayına ihtiyaç duymayan kabine düzeyindeki yetkililerdir (örneğin şef danışman, ulusal güvenlik danışmanı vb.). Şu anda, Trump kabinesinde, şifreleme endüstrisi destekçileri tarafından doğrudan üstlenilen veya şifreleme politikalarının yönü üzerinde etkili olan kurumlar dikkat çekmektedir.

En çok dikkat çeken, yapay zeka ve şifreleme para birimi işleridir. Bu kurumun, tüm şifreleme endüstrisinin düzenleyici çerçevesini oluşturmak, Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu, Emtia Vadeli İşlemler Komisyonu, Kongre gibi kuruluşlarla iletişim kurmakla sorumlu olduğu bildiriliyor. Altındaki şifreleme danışma komitesinde 24 şifreleme şirketi CEO'su yer alıyor ve politika geliştirmeye önerilerde bulunuyor. Trump'ın taahhütlerine göre, aşağıdaki yeni politikalar dikkate alınmalıdır:

  1. Amerika Birleşik Devletleri'ni küresel şifreleme merkezi haline getirmek
  2. Göreve başlar başlamaz şifreleme para birimlerine yönelik baskıyı durdurmak
  3. Merkez Bankası Dijital Para Birimi (CBDC) geliştirilmesini engellemek
  4. Stratejik Bitcoin Rezervi Oluşturmak
  5. SEC başkanının işten çıkarılması
  6. ABD hükümetinin elindeki Bitcoin'in satışını engellemek
  7. Bitcoin ile ABD borç sorununu çözmek
  8. Daha kapsamlı bir şifreleme politikası oluşturma
  9. Şifreleme Danışma Komitesi kurulması

Trump'ın geçiş dönemindeki atamalara bakıldığında, en azından 5. ve 9. maddeler tamamlanmış durumda. Yeni kurulan danışma organı, Senato'daki şifreleme komitesi veya SEC başkanının değiştirilmesi, bu atanan yetkililerin şifreleme geçmişi, Trump'ın seçim taahhütlerini planladığı gibi yerine getirdiğini en azından göstermektedir.

Şifreleme sektörü için bu, düzenleyici düzeyde iki değişikliğin meydana gelebileceği anlamına geliyor: bir yandan, daha önce baskı altında olan politikaların giderek gevşetilmesi; diğer yandan, daha kapsamlı yasaların sektörün ana akıma yönelmesini daha da teşvik etmesi.

Trump ailesinin Web3 yatırımları üzerindeki tercihlerinin gözden geçirilmesi: MEME&DeFi alanı yeni bir bahar mı yaşıyor?

Trump ailesinin ilk proje dağılımının ortaya koyduğu bilgiler

Trump'un ikinci döneminde şifreleme para birimlerine karşı tutumundaki değişim, gerçekten de tüm sektör üzerinde büyük bir canlandırıcı etki yarattı. Sadece hükümet yetkilileri arasında bakanlık düzeyinde bir danışman ekibi kurmakla kalmadı, ailesi de şifreleme sektörüne yatırım yapmaya başladı, bu da sonraki düzenlemelerde bir miktar esneklik sağlamak için önceden bir temel oluşturdu.

2025'in başında, sektörün en büyük patlama noktası projesi tartışmasız Trump'ın resmi Twitter hesabında duyurulan MEME parası TRUMP'tır. Proje yayımlandıktan sonra, bir gün içinde piyasa değeri 30 milyar doları aştı ve sektördeki zenginlik efsanesini bir kez daha gerçekleştirdi.

Trump'un kişisel olarak kripto para üretmesinin anlamı ve değeri, sadece piyasada bir ünlü MEME'nin artmasıyla sınırlı değil. Bu, belirli bir ölçüde, Trump'ın kripto sektörü üzerindeki desteğinin ve bunun derinliğinin piyasa beklentilerinin ötesine geçebileceğini yansıtıyor. Özellikle TRUMP token'ının piyasa değerinin hızlı bir şekilde patladığını gözlemledikten sonra, bu durum Trump ve kabinesinin kripto sektörünün hızlı bir şekilde düzenlenmesi ve denetimlerin gevşetilmesi yönündeki çabalarının önemli bir destek noktası haline gelebilir ki bu, kripto sektörü için şüphesiz büyük bir olumlu gelişmedir. Ayrıca, Trump'ın kripto para üretiminin arkasındaki potansiyel bir etki, blok zinciri üzerindeki işlem hacmi ve zengin olma efsanesinin merkezi borsa üzerinde doğrudan rekabet baskısı oluşturmasıdır, bu da sektör genelinde rekabetin daha da yoğunlaşmasına yol açacaktır.

Trump'ın kendisi tarafından piyasaya sürülen MEME coin dışında, Trump ailesinin şu anki en önemli projesi World Liberty Financial (kısaca WLFI)dir. Projenin resmi web sitesinde Trump ve ailesi üyelerinin, işletmelerinin bu projede çalışmadığı belirtilse de, projede Trump'ın üç oğlu "elçi" unvanı ile anılmaktadır. Trump'ın yakın müttefiki Steve Witkof (Orta Doğu Özel Temsilcisi olarak aday gösterildi) ve oğlu da projede kurucu ortak olarak görev almaktadır. Ayrıca danışmanlar arasında Polychain, Scroll gibi sektörde tanınan yatırımcıların ortakları ve CEO'ları da bulunmaktadır.

Proje, hukuken Trump ailesi ile olan ilişkisini izole etti ancak bu tanıtımlar, Trump'ın birkaç oğlunun projeyi canla başla tanıtması ile, piyasanın bunu Trump ailesinin projesi olarak yorumlamasını sağlamak oldukça zor.

WLFI projesi, genel olarak hukuki açıdan oldukça kapsamlı bir şekilde yapılmış olup, mevcut düzenlemeleri çeşitli yöntemlerle aşmaktadır. Örneğin, tokenlerin devredilemez olması ve Amerika Birleşik Devletleri Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu (SEC) Regulation D Rule 506(c) yönetmeliği aracılığıyla fon toplaması gibi önlemler, projenin uyum riski en aza indirilmiştir. Proje şu anda hala halka açık fonlama aşamasındadır, toplam token büyüklüğü 20 milyar adettir ve 5.49 milyar adet satılmıştır. Tokenlerin şu anda devredilemez olması nedeniyle, genel ilerleme beklenenden düşük kalmaktadır.

Projenin spesifik operasyonu hakkında verilen ilk bilgiler, esasen Aave üzerine inşa edilen merkeziyetsiz kredi verme üzerine bir DeFi projesidir ve şu anda oldukça net bir işlem sayfası mevcut değildir. Diğer önemli bir nokta ise, Kasım ayının sonundan itibaren WLFI projesinin büyük miktarda token satın almaya başlamış olmasıdır. Trump'ın destekleyici niteliği nedeniyle, bu durum projenin token alımını yeni bir piyasa yön göstergesi haline getirmiştir.

Trump ailesinin Web3 yatırım tercihleri: MEME&DeFi yarışı bir bahar daha mı yaşıyor?

WLFI'nin sahip olduğu tokenlerden görülebilir ki, kendi DeFi konumlandırması ve 2024 Aralık'ta ENA ile işbirliği duyurusu sonrası, satın alınan tokenler arasında BTC, Ethereum ve stablecoinler dışında, çoğunlukla DeFi ile ilgili olanlar bulunmaktadır. İşlem açısından, esas olarak belirli bir ticaret platformu dışında, diğer ana işlemler belirli bir DEX üzerinde gerçekleştirilmiştir.

Tüm ekip yapısına bakıldığında, WLFI'nin çekirdek ekibinin çoğunluğunun DeFi kökenli olduğu görülebilir. Teknik sorumlu Corey Caplan, daha önce çalıştığı Dolomite projesi de bir DeFi projesiydi; Baş Geliştirici Bogdan Purnavel ise daha önce DeFi projesi Dough Finance'da geliştirici olarak görev yaptı.

Son dönemdeki bir dizi eylemden görüldüğü üzere, ister personel düzenlemeleri ister token varlık alımları olsun, Trump ailesinin WLFI projesi genel olarak DeFi'ye odaklanmaya devam ediyor. Bu, DeFi alanı etrafında daha esnek bazı politika beklentileri olabileceğine işaret ediyor.

Trump ailesinin Web3 yatırım tercihlerini gözden geçirme: MEME ve DeFi alanında yeni bir bahar mı geliyor?

Trump Ailesi Projesinin DeFi Alanındaki Etkisi

Trump'un MEME coininin piyasaya getirdiği hayal gücü şüphesiz çok büyük, başkanın bizzat para basma işine girmesi ise tarihte nadir görülen bir durum. Menfaat unsurlarını bir kenara bırakırsak, en azından genel olarak önümüzdeki dört yıl boyunca tüm sektörün gelişimi için daha esnek bir düzenleyici ortam öngörülüyor. Projenin spesifik işleyişini daha derinlemesine incelediğimizde, bunun ani bir karar ile aceleyle çıkarılan bir coin olmadığını, tüm yasal çerçeve, uyumluluk ve kurumsal iş birlikleri üzerinde yeterince hazırlık yapıldığını görebiliriz. Başkanın para basma kararlılığı ve süper anlatısı benzersizdir, bu nedenle de eşsiz bir zincir üstü piyasa yaratmıştır, ancak sektörün desteklenmesi şu anda yalnızca esnek beklentilerle sınırlıdır; uzun vadede sürdürülebilirliği henüz doğrulanmamıştır. Trump ailesi, WLFI'yi sürdürülebilir bir proje haline getirmek istiyor.

WLFI projesinin bir dizi operasyonu ve sonraki yatırımları göz önüne alındığında, projenin düzenleyici uyumluluk temelli bazı önlemleri önceden aldığı genel hatlarıyla belirtilebilir. 2024 Aralık sonunda ABD Vergi Dairesi tarafından önerilen DeFi vergi düzenlemeleri ile birleştirildiğinde, DeFi için 2025 yılında görece daha sistematik bir yasama düzenlemesi yapılması olası olarak tahmin edilebilir. Önceki ABD Vergi Dairesi ve diğer yetkililerin önerdiği düzenlemelerin katılığı olmayabilir, ancak DeFi'nin uyumlu hale gelmesinin 2025 yılında hayata geçmesi beklenen önemli bir adım olacağı öngörülmektedir; örneğin KYC (WLFI projesinin de KYC'ye ihtiyaç duyduğu), kara para aklama ve terör finansmanı ile mücadele gibi.

Ancak, daha iyimser bir senaryodan bakıldığında, WLFI projesi Trump ailesinin önerdiği bir non-MEME proje olarak, bir yandan DeFi alanına duyulan güveni, özellikle DeFi'nin gelecekteki büyüme potansiyelini göstermektedir; diğer yandan, politika açısından, uyum yapısı baştan itibaren oldukça kapsamlı bir şekilde tasarlanmış ve düşünülmüştür, bu da projenin, Trump'ın görevde olduğu dönemde, düzenlemelerin gevşemesi ve uyumun yaygınlaşmasının paralel bir şekilde ilerleyebileceğini net bir şekilde bildiği anlamına gelmektedir, bu da tüm DeFi'nin ana akıma girmesine yardımcı olacaktır.

Trump'un kendisinin kripto para çıkarması, kabinesinin yapısı, ailesinin başlattığı DeFi projeleri gibi eylemlerine bakıldığında, en azından Trump'ın tüm şifreleme sektörüne desteği oldukça net bir şekilde ortada. Ancak, düzenlemenin ne kadar gevşeyeceği hala belirsizlik taşımakta, piyasa da bu yeni politikalar etrafında beklentilerini sürekli olarak ayarlayacak. Ancak en azından 2027'deki ABD ara seçimlerinden önce, Trump'ın birçok politikasının uygulanmasındaki engeller önemli ölçüde azalacak, bu da DeFi ve tüm şifreleme sektörü için oldukça olumlu bir dönem olacak.

Trump ailesinin Web3 yatırım tercihlerini inceleme: MEME ve DeFi alanı yeni bir bahar mı yaşıyor?

TRUMP0.16%
DEFI8.34%
View Original
This page may contain third-party content, which is provided for information purposes only (not representations/warranties) and should not be considered as an endorsement of its views by Gate, nor as financial or professional advice. See Disclaimer for details.
  • Reward
  • 3
  • Share
Comment
0/400
TestnetNomadvip
· 14h ago
kripto dünyası enayiler bir gün beyaz saçlı olacak
View OriginalReply0
DataOnlookervip
· 14h ago
Kim hala bu tuzağa inanıyor?
View OriginalReply0
MidnightTradervip
· 14h ago
Hehe Merkezi Olmayan Finans rahatlayın, haklısınız.
View OriginalReply0
Trade Crypto Anywhere Anytime
qrCode
Scan to download Gate app
Community
  • 简体中文
  • English
  • Tiếng Việt
  • 繁體中文
  • Español
  • Русский
  • Français (Afrique)
  • Português (Portugal)
  • Bahasa Indonesia
  • 日本語
  • بالعربية
  • Українська
  • Português (Brasil)